Bursaspor, belki de son yılların en çok tartışılan, en çok yara alan kulüplerinden biri… Fakat Malatya’da sahaya çıkan takım, yalnızca üç puan değil, yeniden dirilişin işaretini de aldı. 8–0’lık skor, kağıt üstünde bir “farklı galibiyet” gibi görünse de, aslında çok daha derin bir anlam taşıyor:
Umudun yeniden yeşermesi.
Yeşil-beyazlılar, sahaya çıktıkları ilk dakikadan itibaren oyuna hükmetti. Ertuğrul’un hem savunmadaki liderliği hem de attığı goller, “kaptan gemiyi terk etmez” sözünün sahadaki karşılığı oldu. Orta sahada Tayfun Aydoğan’ın aklı ve enerjisi, hücum hattında Muhammet Demir’in bitiriciliğiyle birleşince ortaya skor tabelasında kolay kolay rastlanmayan bir manzara çıktı.
Bu maçta dikkat çeken bir başka şey de, takımın sadece futbol oynaması değil, bir kimlik ortaya koymasıydı. Uzun süredir sahada “kendisini unutan” bir Bursaspor vardı. Bu kez farklıydı: Agresif, istekli ve kolektif bir ruhla oynadılar. Her gol sonrası birbirlerine sarılan futbolcular, aslında tribünlere ve camiaya da sarılıyordu.
Taraftar için bu galibiyet, belki de sekiz köşe olmanın tam karşılığıydı. Malatya Stadı’nda atılan her gol, Bursa sokaklarında bir bayram havası estirdi. Çünkü Bursaspor taraftarı yalnızca üç puana değil, “yeniden ayağa kalkma ihtimaline” susamıştı.
Elbette, bir maçla ne şampiyon olunur ne de tüm yaralar kapanır. Fakat futbolun güzelliği de burada: Bazen tek bir galibiyet, koskoca bir camiayı ayağa kaldırmaya yeter. Bursaspor’un Yeni Malatyaspor karşısında aldığı bu farklı galibiyet, hem rakiplerine hem de kendi taraftarına şu mesajı verdi:
“Biz hâlâ buradayız.”
Sekiz Gol, Sekiz Umut
Bazen bir maç, sadece üç puan değildir. Malatya’daki 8–0’lık zafer, Bursaspor için işte tam da böyle bir andı.
Tribünde, ekranda, radyonun başında olan her yeşil-beyazlı, her golle biraz daha ayağa kalktı. Uzun zamandır özlenen sevinç, hüsranların üzerine serilen kalın bir örtüyü araladı.
Ertuğrul’un kaptanlığı, Tayfun’un oyun aklı, Muhammet Demir’in bitiriciliği… Hepsi birleşti, ortaya yalnızca bir futbol değil, bir ruh çıktı. O ruh, Bursa’nın dağlarından yükselip Malatya semalarına ulaştı.
Sekiz gol, sadece bir skor değil; sekiz farklı umut, sekiz farklı yeniden başlama işaretiydi. Taraftarın kalbinde yankılanan mesaj ise çok netti:
“Biz yeniden doğuyoruz.”
Buradayız,
Ama yerimiz süper lig,
Şehrin gücü,
Birlik beraberlik,
Geleceğe güvenli bakış,
Biz farklıyız.
Evet zaman gösterecek, umutla göreceğiz.
Büyük lokma yiyip büyük konuşmayalım.
Zaman her şeyin ilacıdır.
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Mustafa DOĞRU
Sekiz Köşeli Zafer
Sekiz Köşeli Zafer
Bursaspor, belki de son yılların en çok tartışılan, en çok yara alan kulüplerinden biri… Fakat Malatya’da sahaya çıkan takım, yalnızca üç puan değil, yeniden dirilişin işaretini de aldı. 8–0’lık skor, kağıt üstünde bir “farklı galibiyet” gibi görünse de, aslında çok daha derin bir anlam taşıyor:
Umudun yeniden yeşermesi.
Yeşil-beyazlılar, sahaya çıktıkları ilk dakikadan itibaren oyuna hükmetti. Ertuğrul’un hem savunmadaki liderliği hem de attığı goller, “kaptan gemiyi terk etmez” sözünün sahadaki karşılığı oldu. Orta sahada Tayfun Aydoğan’ın aklı ve enerjisi, hücum hattında Muhammet Demir’in bitiriciliğiyle birleşince ortaya skor tabelasında kolay kolay rastlanmayan bir manzara çıktı.
Bu maçta dikkat çeken bir başka şey de, takımın sadece futbol oynaması değil, bir kimlik ortaya koymasıydı. Uzun süredir sahada “kendisini unutan” bir Bursaspor vardı. Bu kez farklıydı: Agresif, istekli ve kolektif bir ruhla oynadılar. Her gol sonrası birbirlerine sarılan futbolcular, aslında tribünlere ve camiaya da sarılıyordu.
Taraftar için bu galibiyet, belki de sekiz köşe olmanın tam karşılığıydı. Malatya Stadı’nda atılan her gol, Bursa sokaklarında bir bayram havası estirdi. Çünkü Bursaspor taraftarı yalnızca üç puana değil, “yeniden ayağa kalkma ihtimaline” susamıştı.
Elbette, bir maçla ne şampiyon olunur ne de tüm yaralar kapanır. Fakat futbolun güzelliği de burada: Bazen tek bir galibiyet, koskoca bir camiayı ayağa kaldırmaya yeter. Bursaspor’un Yeni Malatyaspor karşısında aldığı bu farklı galibiyet, hem rakiplerine hem de kendi taraftarına şu mesajı verdi:
“Biz hâlâ buradayız.”
Sekiz Gol, Sekiz Umut
Bazen bir maç, sadece üç puan değildir. Malatya’daki 8–0’lık zafer, Bursaspor için işte tam da böyle bir andı.
Tribünde, ekranda, radyonun başında olan her yeşil-beyazlı, her golle biraz daha ayağa kalktı. Uzun zamandır özlenen sevinç, hüsranların üzerine serilen kalın bir örtüyü araladı.
Ertuğrul’un kaptanlığı, Tayfun’un oyun aklı, Muhammet Demir’in bitiriciliği… Hepsi birleşti, ortaya yalnızca bir futbol değil, bir ruh çıktı. O ruh, Bursa’nın dağlarından yükselip Malatya semalarına ulaştı.
Sekiz gol, sadece bir skor değil; sekiz farklı umut, sekiz farklı yeniden başlama işaretiydi. Taraftarın kalbinde yankılanan mesaj ise çok netti:
“Biz yeniden doğuyoruz.”
Buradayız,
Ama yerimiz süper lig,
Şehrin gücü,
Birlik beraberlik,
Geleceğe güvenli bakış,
Biz farklıyız.
Evet zaman gösterecek, umutla göreceğiz.
Büyük lokma yiyip büyük konuşmayalım.
Zaman her şeyin ilacıdır.